YERLİ VE SANAYİCİ İŞ İNSANLARI DERNEĞİ
YERLİ VE SANAYİCİ İŞ İNSANLARI
DERNEĞİ

Kurucumuzdan Mesaj


Saygın Üyelerimiz ve İlgili Paydaşlarımız,

Yerli ve milli üretimimizin gücünü bir araya getiren bir aile, Yerli ve Sanayici İş İnsanları Derneği (YSİİD) olarak büyük bir gurur ve coşkuyla YSİİD Manifestosu ve Bilgilendirme El Kitapçığı’mıza hoş geldiniz diyoruz. Derneğimiz, Türkiye'nin sanayi sektöründe öncü bir rol üstlenen yerli üreticileri bir araya getiren bir platform olarak, Türk markalarının marka değerlerini bilinir kılmayı, yerli markaların marka değerlerini arttırmayı, yerli markaların kullanımını teşvik etmeyi, Türk markalarının yabancı markalara karşı rekabet gücünü artırmayı, bu sayede de ulusal üretimimizin ve ihracatımızın büyümesine katkıda bulunmayı amaçlamaktadır.

Bildiğiniz üzere Ülkemizde çok ciddi boyutlarda yabancı marka hayranlığı bulunmaktadır. Yabancı marka kalitelidir şeklinde oldukça yanlış bir algı bulunmaktadır ki bu algı Türk markalarını olumsuz etkilemektedir. Bu hayranlık yerli ürünlerin ve markaların ulusal ve uluslararası pazarlarda rekabet etmesini zorlaştırmaktadır. Tüketicilerde yabancı markalara yönelme eğilimi yerli markaların adını duyurmasını ve gerek iç gerekse dış piyasada büyümesini engellemektedir. Yabancı markalara olan güçlü bağlılık, ulusal ekonominin dışa bağımlılığını artırmakta ve döviz çıkışına neden olmaktadır. Bununla birlikte, yerli markaların uluslararası arenada rekabet etmelerini zorlaştırmaktadır. Zira yabancı marka hayranlığı yerli markaların uluslararası pazarda görünürlüğünü azaltmaktadır. Bu nedenle, yerli markaların daha fazla tanınması ve desteklenmesi, ulusal ekonomiye katkıda bulunmanın yanı sıra yerli işletmelerin büyümesine ve uluslararası düzeyde rekabet etmelerine yardımcı olacaktır.

Ülkemizde çırak usta ilişkisinin bir sonucu olarak birçok işletme fabrikalaşmış olmasına karşın markalaşma ve kurumsallaşma sürecini başarılı bir şekilde sağlayamadığından kendi markasını ulusal ve uluslararası mecrada bilinir kılamamıştır. Bir diğer ifade ile fabrikalaşma sürecini başarılı bir şekilde sürdürürken aynı başarıyı markalaşma noktasında yakalayamıyoruz. Nasıl ki Apple, Sony, Mercedes gibi büyük markalar dünya’nın hangi ülkesinde olursa olsun tüketiciler tarafından kaliteli ve bilinir marka olarak nitelendiriliyorsa, sektörüne bakılmaksızın Türk markalarının da ilerleyen süreçte herkesin ilk tercihi olmasının önünde bir engel bulunmamaktadır. İstersek bunu hep birlikte başarabilir ve Türk markalarının gücünü tüm dünyaya gösterebilir, Ülkemiz için katma değerler yaratılmasında öncü olabiliriz. Bunu da yabancı marka hayranlığına dur diyerek ve dedirterek başarmalıyız. Birçok sektörde yerli milli üretim yapmamıza karşın yerli markalarımız son derece azdır. dünyayı ekonomik anlamda yöneten ve ekonomik savaşlardan galip çıkan markalara baktığımızda dünya siyasetinde öncü kuvvet olduklarını görmekteyiz. Üretim noktasında Türk ürünlerinin kalite sorunu bulunmamaktadır. Sorunumuz marka üretmek ve markamızı duyurmak, bilinir kılmak noktasındadır. Herkes üretim yapabilir ancak herkes marka yaratamaz. Ülkemiz sadece turizm ülkesi değildir. Sanayide ve üretimde markalaşma sayesinde atılacak doğru adımlarda ülkemize döviz girişi sağlanmalıdır. Yerli marka kullanım teşviki ekonomik istikrar ve refah için önemlidir. Bu sayede bizler de ekonomik savaşlardan galip çıkabilir, dünya siyasetinde etkin rol oynayabilir ve sesimizi duyurabiliriz. Yerli marka yerine yabancı marka ürünlerinin seçilmesi Türkiye’nin döviz ve buna benzer ekonomik yaptırımlara maruz bırakılmasının en önemli sebebidir.

Biz sanayici iş insanları olarak tüm üyelerimizin ve paydaşlarımızın marka yaratmasında yol göstermek, öncü olmak amacı ile hareket ediyoruz ve sizleri de yanımızda olmaya, bu süreci birlikte inşa etmeye davet ediyoruz. Yurt dışındaki dünya devi markalara Türkiye’de fason üretim yapan Türk fabrikalarımız var. Bu fabrikalarda üretilen ürünlerin Türk markası çatısı altında pazarlarda yer almasının önemli olduğunu vurguluyoruz. Fason ürün ihracatı yapmak yerine bu ürünleri Türk markası altında ihraç etmeliyiz. Marka bilinilirliği her açıdan fiyatlara yansımaktadır. Zira fason üretimi yapılan Türk ürünü kendi markası ile pazara dahil edildiğinde yüzde 30-35 karla dolaşıma çıkarabilmekteyken, yabancı markalar, Türk üreticiden fason üretim yaptırdığı ürünleri en az 10-15 kat karla satabilmektedir. Bunu sağlayan markanın bilinilirliğidir. Giyim sektöründen örnek vermek gerekirse tüketiciler Tommy Hilfiger, Calvin Klein, Ralph Lauren, Armani, Massimo Dutti, Lacoste, Burberry ve daha nice markaları dünya devi olarak bilmekte ve bu markaları tercih etmekteyken, bu markalara fason üretim yapan Türk fabrikalarının şirketlerin adını dahi bilmemektedir. Giyim sektöründe dünya devi olan bu firmalar marka değerinin bilinilirliğinden ürünleri maliyetine almakta ancak oldukça karlı bir şekilde satarak pazar payını güçlendirmekte ve dolayısıyla da marka bilinilirliğini artırmaktadır. Dikkat edilmesi gereken husus da dünya devi olan çoğu markanın ne kendi üretim tesisi ne de fabrikası vardır. Bu sebeple Türk ürünlerini Türk markaları olarak ihraç etmemiz ve dünya ekonomisinde yer almak için sesimizi tüm dünyaya duyurmamız şarttır.

Türk markalarının ve Türk ürünlerinin ihracatı, döviz girişi, ekonomik büyüme, istihdam, teknoloji transferi, sektör çeşitliliği ve marka bilinirliği gibi bir dizi büyük etkiyi beraberinde getirir. Bu nedenle, Türk işletmelerinin uluslararası pazarda rekabet edebilirliklerini artırarak ihracata odaklanmaları, Türkiye'nin ekonomik büyümesine ve sürdürülebilir kalkınmasına katkıda bulunur. Bu vesile ile dünyada ekonomik ve siyasi güç olma yolunda emin adımlarla ilerleyeceğiz.

YSİİD Manifestosu ve Bilgilendirme El Kitapçığı, derneğimizin çalışmalarını, etkinliklerini ve hizmetlerini sizlere tanıtmak için tasarlanmıştır. Dernek olarak yerli üretimimizin meyvesi olan ürünlerimizi ve markalarımızı desteklemek, sanayicilerimizi eğitmek, yeni işbirlikleri kurmak ve uluslararası arenada daha güçlü bir varlık oluşturmak için çeşitli programlar, eğitimler ve etkinlikler düzenliyoruz. Aynı zamanda, sektör kurulları, eğitimler, fuarlar ve diğer önemli faaliyetler ve organizasyon yapısı hakkında bilgi vermek amacıyla bu kitapçığı hazırladık.

Derneğimizin büyümesine katkı sağlayan, yerli marka kullanımı, yerli üretim ve milli değerlerimize bağlılık konusunda ortak bir vizyonu paylaşan tüm üyelerimize ve işbirliği yaptığımız paydaşlarımıza teşekkür ederiz. Bu kitapçık, işbirliğimizin bir yansımasıdır ve ülkemizin sanayi sektörünü daha da büyütmek için birlikte çalışmanın gücünü vurgular.

Sonuç olarak, yerli markalar sadece birer logo veya isim değil, aynı zamanda bir ülkenin kimliğini, gücünü ve potansiyelini temsil ederler. Bu markaları kullanarak, sadece yerel ekonomiyi değil, aynı zamanda ihracatımızı artırabilir ve ülkemizi uluslararası düzeyde daha görünür hale getirebiliriz. Unutmayın ki, yerli markalar, ulusal birlik ve beraberliğimizin en güçlü sembollerinden biridir. Kısaca ifade etmek gerekirse amacımız;

TÜRK MARKALARININ SESİ OLMAKTIR.
TÜRK MARKALARININ KULLANIMINI TEŞVİK ETMEKTİR.
TÜRK MARKALARINI DÜNYA MARKASI HALİNE GETİRMEKTİR.

Unutmamalıyız ki; büyük markalar dünyayı yönetir, ekonomik ve siyasi güç oluşturur. Türk markaları olarak bizler de bu gücün bir parçası olabiliriz.Kitapçığımızı incelediğiniz için teşekkür ederiz ve umarız ki yerli markalarımızı daha da yükseltmek ve yerli markalarımızı daha da duyurabilmek için birlikte çalışma fırsatını buluruz. YSİİD, yerli ve milli markalarımızın geleceğini inşa etmek için önemli bir adımdır ve sizlerin destekleri ve katılımları, bu hedefe ulaşmamıza büyük katkı sağlamaktadır.

Yerli ve milli markalarımızın gücünü bir arada hissetmek için, kitapçığımızı keyifle incelemenizi dileriz. Sizlere, dernek ailesine katılmak ve Türkiye'nin sanayi sektörünü birlikte büyütmek için kapılarımızın her zaman açık olduğunu hatırlatırız.

 

Saygılarımızla,

 

YSİİD Genel Başkanı
Necmettin UZUN


YSİİD Manifestosu ve Bilgilendirme El Kitapcığını İndirmek İçin Buraya Tıklayınız